Adıyaman 1 Şubesi

Bizim sevdamız da, kaygımız da, kavgamız da Adıyaman'dır

Adıyaman Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Başkanı Zeki Dişkaya ve yönetim kurulu üyeleri, Eğitim Bir-Sen ve Memur Sen  Başkanı Ali Deniz ve yönetim kurulu üyelerini ziyaret etti. Karşılıklı fikir alışverişinde de bulunulan ziyarette ana konu sendikanın cemiyete yapmış olduğu nezaket ziyaretinin ardından ziyaretin çarpıtılarak basında yanlış aksettirilmesi konusu oldu.

“Sayın Valimiz, sendika ile ilgili bir beyanının olmadığını belirtmiştir”

Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Eğitim Bir-Sen ve Memur Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz ise yaptığı açıklamada; “Ben il dışında iken cemiyetimize üye olan bir gazete tarafından yapılan habere ilişkin rahatsızlığımız Zeki Başkan’a ifade edilmiştir. Sayın Valimizle yaptığımız ikili görüşmelerde sendika ile ilgili bir beyanının olmadığını belirtmiştir” dedi. Ali Deniz sözlerini şöyle sürdürdü:

“Eğitimle ilgili söylediğimiz her söz çocuklarımızın ve kentimizin geleceği ile ilgilidir “

“Biz, Eğitim Bir Sen Adıyaman Şubesi olarak, bu güne kadar eğitimle ilgili söylediğimiz her söz çocuklarımızın ve kentimizin geleceği, öğretmenlerimizin ve memleketimizin huzuruyla ilgilidir. Bir paydaş olarak eğitimin iyileşmesi anlamında elimizden gelen her çabayı her alanda yapmaya çalışıyoruz. Zeki Başkanımızın da konuyla ilgili duyarlılığını sorduğumuzda hassasiyetlerimizin aynı olduğunu gördük. İki kurumun da öncelikli hassasiyeti Adıyaman’dır. Eğitim ile ilgili, memleket ile ilgili bütün konularda el birliği ile güç birliği ile bu memlekete katkı sunmanın çabası içindeyiz. Bu çabamızda hiç kimse bize engel olmaya kalkmasın. Kim yanlış yapar ve yanlış yapmakta da ısrar ederek iyi niyetli uyarılarımızı dikkate almazsa; yapmış olduğu yanlışları dile getirecek ve bu yanlışların doğuracağı muhtemel olumsuz sonuçların yaşanmaması adına ilgililere, yetkililere ve kamuoyuna basın açıklamalarıyla dikkat çekmeye devam edeceğiz.”

“Hesabımızı bizi seçenlere veririz”

“Bizler atanarak değil seçimle işbaşına geldik. Bundan dolayı hesabımızı bizi seçenlere veririz. Hassasiyetlerimiz üzerinden sevdiklerimizle bizleri ayrı bir kutba iterek bunun üzerinden hesap görmeye çalışanlar var. Biz buna asla müsaade etmeyeceğiz. Bunun için sözümüz de gücümüz de vardır. Bazı yanlış anlaşılmaların düzeltilmesi adına yapılan bu ziyaret bizler için de kamuoyu için de anlamlı ve yerindedir. Biz bu ziyareti, bizim ve Zeki Bey’in hassasiyetinin ortak olması nedeniyle çok önemsiyoruz. Adıyaman Gazeteciler Cemiyeti yönetim kurulundaki arkadaşlarımıza nazik ziyaretlerinden dolayı teşekkür ediyoruz.”

Adıyaman Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Zeki Dişkaya ziyarette yaptığı açıklamada: “Geçtiğimiz günlerde cemiyetimize gerçekleştirilen Memur-sen ve Eğitim Bir-Sen’in Sayın Başkanı Ali Deniz ve yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımızın yapmış olduğu nezaket ziyaretinin ardından bu defa biz Adıyaman gazeteciler cemiyeti yönetimi olarak sendikamıza iade-i ziyarette bulunuyoruz” dedi.

“Sayın Valimizin sözleri sendikaya değil; genele yayılan bir söylemdi”

 “Sayın basın mensupları ve sendikamızın değerli yönetim kurulu üyesi arkadaşlarım, öncelikle şunu söylemek istiyorum; Adıyaman Valimiz Sayın Nurullah Naci Kalkancı, Adıyaman için bir şanstır. Adıyaman için yoğun bir gayret ve çaba içerisindedir” ifadelerini kullanan Dişkaya “Sayın valimizin geçen gün kamu kurumları ile yapmış olduğu toplantıda yapmış olduğu konuşmayla ilgili dediği şuydu: Arkadaşlar ben dâhil, bütün kamu kurum ve kuruluşlarının veya memlekete hizmet eden insanların kendi yetkisini ve haddini bilmesi lazım. Herkesin kendi sınırları içerisinde görevini layıkıyla yapması lazım şeklinde beyanı oldu. Bu genele yayılan bir söylemdi. Gazetelerimiz, arkadaşlarımız bunu haberleştirmiştir. Ancak bazı arkadaşlarımız içinden bir başlık seçiyor ve bunu manşetine taşıyor. Bunlar gazetecilikte olması normal şeyler. Her gazeteci kendi manşetini seçebiliyor. Ki, yazının altı okunduğunda da “Herkes Haddini Bilecek” noktasında da bir soru üzerine buna cevaben herkesin yetkisi bellidir, sınırları bellidir. Ben ilin valisiyim gerekli görüşmeleri de yaptım mesele bitmiştir” diye bir açıklaması olmuştur. Bunu da kamuoyunun bilmesi gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu. Dişkaya sözlerini şöyle sürdürdü:

“Endişelerimiz bir, hedeflerimiz bir, bütün amaçlarımız bir”

“Ziyaretimize gelince, kamuoyunun doğru bilgilenmesi ve konuyu saptırıp bu durum üzerinden rant elde etmeye çalışanlar açısından bazı açıklamalarda bulunmak istiyorum. Eğitim-Bir-Sen, kendi kulvarında temsil noktasında yetkili olan sendikadır, Sayın Ali Deniz de sevdiğimiz, saydığımız bir arkadaşımızdır. Bu ziyaretlerden tilki zihniyetli bazı insanlar boşuna heveslenmesin buradan kendilerine bir şey çıkmaz. Konuyu saptırıp başka yerlere çekmenin ne ilimize ne de bize ve sendikamıza hiçbir faydası olmaz. Biz geçen gün de ifade ettik. Sendikamızın bizi ziyaretinden ve nezaketinden ötürü kendilerine teşekkür ediyorum. Şimdi, milli eğitim ile sendika arasında basına yansıyan bir takım sıkıntılar vardı. Biz de aklıselim olarak dedik ki bunu konuşmakta fayda var. Konuştuktan sonra anladık ki bütün endişelerimiz bir, hedeflerimiz bir, bütün amaçlarımız bir. Ali Başkanım olgun bir davranış sergiledi ve çat kapı ziyaretimize geldi. Ben kendilerine teşekkür ediyorum. Biz de geliriz ve bugün de buradayız. Ama bizim buradaki endişelerimizi açıkça ifade etmek istiyorum. Bizim tek endişemiz çocuklarımız ve geleceğimiz olan yarınlarımızdır. Sorumluluk taşımak, mesuliyet alıp elini taşın altına koyup da gecesini gündüzüne katmak yerine, bağ evinde bir takım ziyaretler yapmak gibi farklı şeylerin içerisinde olanlara söylüyorum: herkes kendisine çeki düzen verecek ve üzerine düşenleri yapacak.”

“ Yanlış bilgilenme varsa düzeltiriz “

“Adıyaman Gazeteciler Cemiyeti kimsenin adamı değildir. Milli eğitim müdürüne mesafemiz ne ise, sendikamıza da aynıdır. Biz hepsini seviyoruz. Görevlerini yapıp çalıştıkları müddetçe başımızın üzerinde taşırız. Ancak bunun dışında bir şey olursa da naçizane çıkar kamuoyuna görüşlerimizi açıklarız. Kimse bizden özür dilemeye gelmemiştir. Bu benim kulağıma geldi ve beni rahatsız etti. Böyle bir konuşmayı Adıyamanlı birinin konuşması kadar çirkin bir şey de olamaz. Ben bundan sonra da Ali Deniz ve ekibinin Adıyaman için bir şans olduğuna inanıyorum ve çalışmalarında başarılar diliyorum. Eğitim ile ilgili katkılarını bekliyorum, omuz vermesini bekliyorum. Ancak bağ evi ziyaretlerinde bulunan arkadaşlara da şunu söylemek istiyorum: o bağ evi zıkkım olur sana, yapma. Herkes işini, kurumuyla ilgili gerekenleri yapsın. Sendikamız geceli, gündüzlü çalışıyor biz de bunu takip ediyoruz zaten. Yanlış bilgilenme varsa düzeltiriz. Eğitimle ilgili sendikamızın bizden bir talebi olursa onlarla omuz omuza mücadele ederiz. Aynı şekilde milli eğitim kadrolarının da varsa bir sıkıntısı sorunu, kamuoyuyla paylaşılması noktasında yine biz kendileriyle beraberiz. Bu böyle biline. Ben Ali Deniz Başkanımın nezdinde bütün Eğitim Bir-Sen yönetimine ve üyelerine bize gösterdikleri nezaket dolu ev sahipliğinden ötürü teşekkür ediyorum”