Her Virajında Ölüm Olan Bu Yol Kaderimiz Olmamalı
Her Virajında Ölüm Olan Bu Yol Kaderimiz Olmamalı
11 Aralık 2013 Çarşamba günü Çelikhan’a bağlı Yeşiltepe köyüne gitmek üzere yola çıkan öğretmen servisi Palanlı mevkiinde kaza yapmış meydana gelen ve camiamızı yasa boğan bu elim kazada 1 öğretmen arkadaşımız hayatını kaybetmiş, 7 öğretmen arkadaşımız da yaralanmıştı.
Vefat eden arkadaşımız Azize Çelik Hocahanım’a Allah’tan rahmet, ailesine başsağlığı, kazada yaralanan öğretmen arkadaşlarımıza da acil şifalar diliyoruz.
Evvela şunun bilinmesinde yarar var. Ölüm Allah’ın emri. Hak vaki olunca bir şey sebep olur. Biz buna inanmış ve teslim olmuşuz.
Ancak tedbir denen bir şey vardır. Bu da insanların sorumluluğundadır.
Kazaya soğuktan don tutan yolun kayganlaşması ve yolun kenarına bir bariyerin konulmamasının neden olduğu kaza incelendiğinde anlaşılacaktır.
Bize göre bu trafik kazası değil, bir yol kazası ve ihmalden kaynaklanan bir faciadır.
İnsan hayatının en ucuz olduğu ülkelerde bile eşine çok az rastlanan böylesi ihmal maalesef gencecik bir öğretmenimizin hayatına, 7 öğretmenimizin de yaralanmasına ve ömür boyu unutamayacakları bir travmaya sebep olmuştur.
Aslında biz, bundan dört ay önce böylesi tehlikeye dikkat çekmiş ve yetkilileri göreve davet etmiştik.
Memur-Sen olarak 26 Ağustos 2013 tarihinde yaptığımız açıklamada Adıyaman Çelikhan yolunda her yıl onlarca kişinin hayatını kaybettiğini, Karayolları Bölge Müdürlüğü başta olmak üzere tüm ilgili ve yetkililere haykırmıştık.
O gün bu açıklamamızdan dolayı telefon ederek bize tepki gösterenler ve bugün yola bir bariyer koymayı bile çok görenler, bu elim olay karşısında nasıl bir tepki vermeyi düşünüyorlar, merak ediyoruz.
Her virajında ölüm olan bu yol kaderimiz olmamalı.
İncelendiğinde görülecektir ki, bu yola konan her bariyer öncesinde mutlaka ölümlü bir kaza olmuştur. Yani bariyer koymak için adeta insanların ölmesi beklenilmiştir.
Buradan hareketle, bu acı olayın meydana geldiği viraja bu kaza nedeniyle önümüzdeki günlerde bariyer koyacaklardır dersek yeridir.
Onlarca yıldır belki yüzlerce insanın hayatını kaybedip yaralanmasına sebep olan bu yol nedense bir türlü yapılamadı.
Adıyaman’ı kuzeye bağlayan şehirlerarası bir yol olmasına rağmen otobüslerin gidemeyeceği kadar dar ve virajlı olan bu yol, ilgili ve yetkililerin utancı ve ayıbı olmaya daha ne kadar devam edecektir?
Bugüne kadar bu yola gerekeni yapmayan kim varsa; İktidarından muhalefetine ve bürokratından siyasetçisine kadar herkes bu vebale ortaktır.
Eğer yapılmayacaksa, yapılamayacaksa ve beceremeyeceklerse yolu trafiğe kapatarak sorunu kökten çözebilirler.
Diğer taraftan, okulu olan köylere lojman yapmayarak, eğitim çalışanını ilçe veya şehirden git-gel yapmaya mahkûm bırakan zihniyetin de ayrıca sorgulanması gerekir.
Öğretmenin en tabii hakkı olan barınma sorununu çözmeyip, bu yolda ve bu kış şartlarında her gün 55 km gidiş geliş yapmak zorunda bırakanlar daha ne zamana kadar eğitimdeki her türlü başarısızlığı bize fatura etmeye devam edecekler?
