657 Sayılı Kanun’un 4/B maddesine bağlı olarak çalıştırılan ve ücreti merkezi yönetim bütçesinden ödenen sözleşmeli personele yönelik geçici görev yolluğu dışında yolluk ödenemeyeceğine dair sınırlayıcı iki ayrı hüküm bulunmaktadır. Birincisi Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar diğeri buna bağlı olarak Bakanlıkların düzenlediği Hizmet Sözleşmeleridir. Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri dava açılan hükümleri karıştırıp Bakanı yanıltınca yolluk konusunda yanlış bilgilendirmede ilk zincir başlatılmış oldu. Bir sitenin Öğretmenler Sorumlusu’nun Bakan’ın açıklamasına ve Vekilin soru önergesine binaen geliştirdiği yorum yazısı ise ilk düğmenin yanlış düğmelenmesinin doğal sonucu olarak yanlış bilgiyi devam ettirdi.
4/B Sözleşmeli Personel olarak çalıştırılan ve ücreti merkezi yönetim bütçesinden ödenen sözleşmeli personele yönelik geçici görev yolluğu dışında yolluk ödenemeyeceğine dair sınırlayıcı iki ayrı hüküm bulunmaktadır dedik. Bunlardan birincisi: Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar’ın 4. Maddesinde geçen “Sözleşmeli personele geçici görev yolluğu dışında harcırah ödenemez.” Hükmü diğeri ise buna bağlı olarak kurumların yaptıkları Hizmet Sözleşmelerinde yer alan ve aynı hükmün devamı olan “Sözleşmeli personele geçici görev yolluğu dışında harcırah ödenemez” düzenlemesidir.
Memur Sen’e bağlı Eğitim Bir Sen, Üyesi Fatih Çelenk adına 2010/5994 Esas No ile Danıştay 2. Daire’ye Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar’ın 4. Maddesinde geçen “Sözleşmeli personele geçici görev yolluğu dışında harcırah ödenemez.” Hükmüne dava açmıştır ve dava devam etmektedir. İkincisi ise yine Memur Sen’e bağlı Sağlık Sen tarafından 2010/683 Esas No ile Danıştay 5. Daire’ye açılan 2010 Yılı Hizmet Sözleşmesinin 6. Maddesinin son cümlesinde geçen “Sözleşmeli personele geçici görev yolluğu dışında harcırah ödenemez.” İbareli kısıtlayıcı düzenlemeye açılan davadır ve sonuçlanmıştır. Birincisinde Davalı Başbakanlık iken ikincisinde Davalı Sağlık Bakanlığı’dır. Birincisi geneli kapsarken ikincisi Sağlık Bakanlığı’nın 2010 Yılı Hizmet Sözleşmesini kapsamaktadır. Eğitim Bir Sen’in 2. Daire’ye üyesi adına açtığı dava henüz sonuçlanmamış fakat Sağlık Sen’in Danıştay 5. Daire’deki 2010/683 Esas sayılı davasında yürütmeyi durdurma çıkmıştır. Danıştay 5. Daire: “657 sayılı Kanun’un 4/B maddesine tabi olarak çalışan ve ücreti merkezi yönetim bütçesinden ödenen sözleşmeli personele yönelik 2010 Yılı Hizmet Sözleşmesi’nin 6. maddesinin son cümlesinde yer alan “Sözleşmeli personele geçici görev yolluğu dışında harcırah ödenemez.” İbaresinin yürütmesinin durdurulmasına 25.06.2010 tarihinde oy birliği ile karar verilmiştir” demiştir.
Ortaya çıkan fiili durum üzerine Yozgat Milletvekili Mehmet Ekici 06.12.2010 tarihinde TBMM’de Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun cevaplaması için “Soru Önergesi” vermiştir. Milli Eğitim Bakanı Çubukçu, 10.02.2011 tarihinde yazılı cevap vermiş ve cevapta: “Danıştay 5 inci Dairesinin 2010/1683 (Yanlış Sayı Numarası) esas sayılı kararıyla; Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar ın 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında geçen "Sözleşmeli personele geçici görev yolluğu dışında harcırah ödenemez." hükmünün yürütmesi durdurulmuş (Yanlış Bilgilendirme) olsa da, gerek Harcırah Kanunu nda sözleşmeli personele sürekli görev yolluğu ödeneceğine ilişkin bir hüküm olmaması, gerekse de yürütmesi durdurulan hükmün yerine geçecek bir düzenleme Maliye Bakanlığınca henüz yapılmamış olması nedeniyle, Maliye Bakanlığınca yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar sözleşmeli personele sürekli göreve ilişkin harcırah ödenemeyeceği değerlendirilmektedir”demiştir.
Yukarıdaki ifadeler dikkatle incelendiğinde ilk düğmenin yanlış iliklendiği görülmektedir. Birincisi söz konusu karar 2010/1683 değil, 2010/683’tür. Sanırım cevabı Bakan’ın eline tutuşturan personel 2010/683 sayılı kararda “/” çizgisini “1” olarak algılamış ve sayıyı 1683 olarak telaffuz etmiştir ki bu gözden kaçan ince bir ayrıntıdır. Danıştay’ın sitesinden sorguladığınızda 2010/1683 sayılı davanın İçişleri Bakanlığının Ali Köse’ye açtığı İptal Davası (Temyiz) dır. Bakan’ın yanıltıldığı yazıda ikinci ayrıntı ise; karar Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların 4. Maddesine değil, bu maddenin devamı olarak Sağlık Bakanlığının düzenlediği ve personelle karşılıklı imza altına aldığı 2010 Yılı Hizmet Sözleşmesi’nin 6. Maddesi ile ilgilidir.
“İlk düğmeyi yanlış iliklemek” deyimi işte burada önem taşıyor. Yozgat Milletvekili Mehmet Ekici’nin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e yönelttiği soru önergesinde karar sayısı doğru telaffuz edilmekte, fakat bir sitenin “Öğretmenler Sorumlusu” nun kaleme aldığı “MEB: Sözleşmeli öğretmene yolluk verilmez”yazısında MEB’in yazısından yola çıkıldığı için çelişki tekrar edilmekte ve yanlış kendini gizleyememektedir.
Bilinmesi gereken şey: Danıştay 5. Daire’nin (2010/1683 değil) 2010/683 sayılı kararında iptal edilen hüküm Sağlık Bakanlığı’nın 2010 Yılı Hizmet Sözleşmesi’ni geçersiz kılmaktadır. 4/B Sözleşmeli Personeli rahatlatacak esas karar Eğitim Bir Sen’in üyesi adına Danıştay 2. Daire’ye açtığı ve henüz sonuçlanmayan 2010/5994 Esas sayılı dava konusunda gizlidir. Danıştay 2. Daire’de devam eden davada Davalı Başbakanlıktır. Ve Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar dava edildiği için geneli kapsamaktadır. Sağlık Bakanlığı aleyhine açılan davada çıkan karar son derece önemli bir karadır ve Sağlık Sen tebrik edilmelidir.
Sözleşmeliler İle İlgili Tebrik Edilmesi Gereken Başka Şeyler de Var:
Yolluk konusuna dönecek olursak; Sağlık Sen’in Hizmet Sözleşmesindeki yollukla ilgili hükmü iptal ettirmesi; Eğitim Bir Sen’in açtığı davada kuvvetle muhtemel benzer karar çıkacağına işaret sayılabilir. Sözleşmeli Personele yolluk ödenememesindeki engelin tamamen kalkması da anlaşılan Eğitim Bir Sen eliyle olacaktır.
Kamuoyunu doğru bilgilendirmek gerekiyor. Yoksa kamuoyu iş yapan ile gürültü yapanı karıştırabilmektedir.
Çanakkale-Gazze Hattında İnsan-ı Kâmili Aramak
Siyonizmin sponsorları da bedelini ödeyecek
Zorluklar dayanışmayla aşılır, sorunlar örgütlenerek çözülür
Örgütlü gücümüzle tarih yazıyor, yetkimizle kazanım üretiyoruz
Eğitim sisteminin ihtiyacı tamir mi, imar mı?
Salgın sürecinde bir fedakârlık örneği: Eğitim çalışanları
Hakkımızdan azına razı olmadık, olmayız
Pagan kültürden medet uman çağdaşlık
Kamu görevlisi devletin yükü değil, gücüdür
Yeni ufuklardan yeni umutlara
Paradigmalar sarmalında kadın ve emek
Denetim, kadavraya otopsi değil, hayata koruyucu hekimlik yapmaktır
Fedakârlıklarımızın ham maddesi ideallerimizdir
"Eğitim kovayı doldurmak değil, ateşi tutuşturmaktır"
Seçimimiz daha ideal bir eğitim düzeni içindir
Şiddet eğitimi tehdit ve tahdit ediyor
Yanlışı göstermek doğruyu görenlerin hakkıdır
Bir istiklal ve istikbal meselesi olarak öğretmenlik mesleği
Bugün için umut gelecek için müjdeyiz
Sıralama ve yerleştirme baskısı altındaki ortaöğretime yerleştirme serüvenimiz
Niceliğimizin büyüklüğünü niteliğimizin gücüyle besliyoruz
Yabancı dil öğretimi için önce öğretmen
Cefayla açılan yolu vefayla yürüyoruz
Özel öğretimin hâli ve sorunlarının halli
Tarihin öznesi olmak için paradigmayı değiştirmeliyiz
Millî Eğitim millî eğilime uymalıdır
Hikmet sırrına erebilen üstün zekâlı çocukları tanıma ve yetiştirme davamız
Büyük Türkiye hedefine inanmış 402 bin üyeyle yeni anayasa yolculuğu başlatıyoruz
Muhaciri olduğumuz dünyanın Ensarı olmak
"Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın..."
Öncü medeniyet davasında imam hatip okullarının önemi ve sorumluluğu
Hep birlikte hareketleneceğiz, bereketlenerek büyümeye devam edeceğiz
Şimdi, herkesin kazandığı toplu sözleşmeyi anlatma vakti
Kültür elçisi olarak misafir öğrenciler
'İnsanlığın son adası'nda mesuliyetimiz
Denetimin unvan, imkân ve yetki sorunu
Hayatı Hakk'a uydurmak için bismillah...
Hayatı Durdurmak Kimlerin İşine Yarar?
KYK Artık Sorunların Altını Değil Üstünü Çizmeli
Öğretmenler Neden 'Ek Dersi' Değil de 'Ek İşi' Tercih Ediyorlar?
Dünü Kuşanıp Yarını Kuşatacaklar Buluştu
Yüreği, Kavgası, Sevdası ve Kalemi Güzel Adam
Ya Cumhurbaşkanı Öğretmen Olsaydı!
'Akademik Zam' Yeni Hükümetin Önceliği Olmalıdır
Aynı Sorun Aynı Hata Aynı Tartışma
FATİH Projesi Mesleki Eğitimi Uçurabilir mi?
İmkânsız Diye Bir Şey Yoktur
İHH'ya Hasım Olanlar İsrail'e Hısım Olanlardır
Milli Eğitimin Çağı Dönüştürecek Projesi
YÖK, Teknik Öğretmenleri Duymalıdır
Şafak Pavey'in Merhameti Değil, Rosa Parks'ın Başarısı
Sendikacılığın Öğretmeni Erol Battal
Öğretmenler Zimmetle Karşı Karşıya!
Sayın Bakanım, Bürokratların Öğretmene Neden Zulmediyor?
MEB Hukuk Müşavirliği Başörtüye Serbestliği Hazmedemedi mi?
Onlar Çaresizliklerinden, Biz İse İnsanlığımızdan Utandık
Eğitim-İş’e Acil Şifalar Diliyorum
Kılık Kıyafet Özgürlüğü Eyleminde Dik Duranlar ve Dibe Vuranlar
MEB “Unutan iyileşir” Politikasını Bırakmalı
Milli Eğitim 100 Temel Eseri, Ertuğrul Günay İse Kendini Gözden Geçirsin
Sıddık Ertaş’ın Rosa Parks Duruşunu Kutluyorum
Devletin Sadık Kulları ‘Çiçek Olun’…
Statükonun Mankurtlaşmış Kibirli Bekçilerine
Vali Öğretmenleri Anladı Darısı Hükümete
Çığlıklar Feryada Dönüştü Çözüm: İl Emri
Eğitim-Bir-Sen Neleri Yapmadı?
‘Kamusal Alan’ Koca Bir Yalan!
Bakan Felaket Tellallarını Ters Köşeye Yatırdı
Bakan’ın İçi Burkulmuş, Biz ise Çileden Çıktık
Öğretmenler Bu Kez Himmet Değil Buğday İstiyor
Herkesi Eğitim Müfettişi Olmaya Davet Ediyorum
Bazı Eğitim Müfettişleri İstiklal Mahkemelerine Rahmet Okutuyor!
Özel Harekât Okullara Kaydırılsın (!)
Yalan Namertlerin Cesaretidir
Fişleyen Rektörü ve Dışlanan Doçenti Anlayabilmek…
Kurban Olarak Daha Kaç Okul Müdürü Lazım?
Şeflere “Ötanazi” Uygulanıyor
BT Öğretmenlerinin Sorunları Çözülebilir mi?
Eğitimcilerin, "Düşün Yakamızdan" Haykırışını Duyar Gibiyim
Kariyer Basamakları Sınavı Sonrası Oluşan Mağduriyetler Giderilmelidir
Çanakkale-Gazze Hattında İnsan-ı Kâmili Aramak
Bizimle canlanacak nice umutlara doğru
Örgütlü olmanın bereketiyle birleştik, birleştikçe büyüdük ve güçlendik
Psikopatik zevzeklerin kuru gürültüsü
Öğretmenlik Meslek Kanunu iptal davası
FİLİSTİN DİRENİŞİ, MÜSLÜMANLARIN GELECEĞİ VE EMPERYALİZMİN ÇÖKÜŞÜ